Nakliyat Sigortaları


Nakliyat Sigortaları

Emtia Nakliyat Sigortasi
 
Herhangi bir yükün, onu tasimaya uygun denizyolu, havayolu, karayolu ve demiryolu nakil vasitalariyla bir yerden, baska bir yere tasinmasi esnasinda ugrayabilecegi hasar ve kayiplari poliçede belirlenmis genel ve özel sartlar kapsaminda güvence altina alan sigorta türüdür.
 
Kara, hava, deniz ve demiryolu tasimalari esnasinda meydana gelebilecek ve Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi ile teminat altina alinan riskler:
 
•    Kazalar,
•    Hirsizlik,
•    Yükleme-bosaltma hasarlari,
•    Dogal afetler
 
Emtea Nakliyat Sigortasi Genel Sartlari
 
Madde 1- Sigortali mallarin firtinadan, geminin batmasindan veya karaya vurmak veyahut kaya veya sigliga bindirmek gibi haller neticesinde tamamen  veya kismen harap olmasindan, oturmadan, çatismadan, sabit, seyyar veya sabih bir cisme (buz dahil) çarpmasindan, malin denize atilmasindan, yangindan, infilaktan, kaptan ve gemi adamlannin barataryasindan yükleme, aktarma veya bosaltma ameliyeleri esnasinda bir veya birden çok dengin düsmesinden ve genel olarak deniz kaza ve tehlikelerinden gelebilecek her türlü ziya veya hasarlar, bu poliçe ile tesbit olunan sartlar dahilinde, sigortaci'ya ait olacaktir.
 
Madde 2- Igtinam, zabtü müsadere, hapsü tevkif, mümanaat veya alikoyma ile bunlarin veya bunlara matuf her türlü tesebbüslerin neticeleri, kezalik muhasematin veya harp mahiyetinde harekatin (harp ilan edilmis olsun, olmasin) neticeleri sigortanin disindadir. Ancak bu hüküm muharip bir devlet tarafindan veya muharip bir devlet aleyhine vaki hasmane bir fiile dogrudan dogruya (ve alakali geminin veya çatisma halinde bu çatismaya karismis olan diger herhangi bir geminin yapmakta oldugu sefer veya hizmetin nev'i veya mahiyetinden müstakil olarak) ika edilmis olmadikça çatismayi, (mayin veya torpilden baska) sabit veya sabih bir cisimle temasi, oturmayi, firtina ve yangini sigorta disinda tutmaz; ve bu hüküm bakimindan, bir devletle istirak  halinde olan ve emrinde deniz, kara veya hava kuvvetleri bulunduran herhangi bir otorite dahi devlet tabirinin sümulüne girer.
 
Bundan baska, iç harbin, ihtilalin, isyanin, ayaklanmanin veya bunlardan dogan iç kargasaliklarin neticeleri ile korsanlik da sigortanin disindadir.
 
Her halde sigorta edilen mallara mayin, torpil, bomba ve sair harp silahlarinin ika edecegi ziya veya hasarlar sigortaya dahil degildir.
 
Madde 3- Grevcilerin, lokavt edilmis isçilerin veyahut isçi kargasaliklarina, karisikliklara veya halk hareketlerine istirak eden kimselerin ika edecekleri ziya veya hasarlar sigortanin disindadir.
 
Madde 4- Sigorta, aksine sözlesme olmadikça, asagidaki rizikolari temin etmez, söyle ki:
 
a) Yagmur suyu, ambar bugusu ve bundan ileri gelen tekasüf,
 
b) Oksidasyon veya paslanma, kirilma, çalinma, mutad disi akma; malin bünyesinde, görünüsünde, renginde, tadinda veya rayihasinda tagayyür husule getiren her nevi tabahhur ve intisarlar; meger ki hasar veya zivalar sigorta edilen rizikolardan birinin neticesinde vuku bulmus olsun.
 
Madde 5- Asagidaki hallerin gerek dogrudan dogruya, gerek dolayisiyle doguracagi avakip sigortaya dahil degildir:
Yasak veya gizli ticaret, kaçakçilik, emtianin ithal, ihraç veya transitine müteallik kanun. ve nizamlara aykirilik, hakikat hilafi beyan, sigorta akidinin veya sigortalinin veyahut bunlarin adamlarinin vekil veya mümessillerinin fiil veya kusurlari.
Asagidaki hususlar, sigorta hususi avarya dahil akdedilmis olsa bile sigortanin disindadir:
 
Mallarin sevk ve naklinde, sebebi ne olursa olsun vaki gecikmeler, karantina veya kislama tevakkuflari, yükleme veya bosaltma istarya ve süresteryalari ile bunlara ait resim, harç ve masraflar; kur ve rayiç farklan veya faiz kayiplari, teslim etmemekte temerrüt veya geç teslim tazminati., kardan mahrumiyet; mallarin zati ayibina izafe olunabilecek her türlü avarya, zayiat, bozulma ve eksilmeler , mallarin geregi veçhile hazirlanmamis veya tertiplenmemis olmasindan veya ambalaj kifayetsizliginden ileri gelen ziya ve hasarlar; suhunetin ve atmosferik sartlarin tesirleri; mutad akma, fire ve asinmalar fare, siçan, kurt ve diger hasaratin ika ettigi tahribat.
 
Sigortanin akidi nakliyati bizzat yaptigi veya adamlarina yaptirdigi takdirde, kaptanin ve gemi adamlarinin barataryasindan, hile ve hud'asindan, ihmalinden, ihtiyatsizligindan, ehliyetsizliginden ileri gelen ziya ve hasarlar sigortaya dahil degildir.
 
Madde 6- Mallarin dagilip saçilmasi, kizismasi ve kurumasi sigortanin disindadir; meger ki ziya veya hasarlar sigortalanmis bir rizikodan ileri gelmis olsun.
 
Madde 7- Sayet, sigorta akidinin bilgisi altinda olarak barut, fulmikoton, kibrit, ham petrol, benzin, fosfor, kimyevi maddeler, dinamit, nitrogliserin ve benzeri maddeler gibi kolaylikla tutusabilen veya infilaki mümkün olan maddeler ile sönmemis kireç, tahrip edici mayiler veya zehirli veyahut fena kokulu maddeler sigortali mallar ile bir arada yüklenir veya depo edilirse, böyle maddelerin yakinligindan veya ayni hamuleye katilmis olmalarindan dogacak ziya veya hasarlar -sigortalanmis hadise meydana gelse bile- sigortanin disinda kalir.
 
Madde 8- Sigorta, mallarin, donatan veya gemi kiracisi tarafindan, nakledilmek veya nakliyat derhal yapi1mayacaksa muvakkaten muhafaza olunmak üzere, tesellüm edildigi anda baslar. Sigortanin akidi mallari, donatan veya gemi kiracisina rihtim idaresi veya benzeri bir müessese marifetiyle teslim ettigi takdirde, bunlar mallarin tesellümü bakimindan, donatanin veya gemi kiracisinin mümessili sayilir. Bu maddedeki muvakkat muhafaza keyfiyetinden ancak, ticari teamüllere uygun olan kisa bir zamana münhasir muhafaza keyfiyetinden ancak, ticari teamüllere uygun olan kisa bir zamana münhasir muhafaza halleri kasdedilmistir.
 
Isbu sigortanin hükmü, mallarin tahmil, tahliye esnasinda, buna mahsus olan liman merakibinde bulunduklari esnada da aynen mer'i kalacaktir.
 
Sigorta, mallarin teslim yerinde mürselünileyhine teslim edildigi anda ve eger teslim keyfiyetine mani bir hal tahaddüs ederse, mallarin usulüne tevfikan depo edildigi veya satildigi zaman ve her halükarda en geç tahliyeyi takip eden on besinci günün hitaminda sona erer.
 
Tahliye keyfiyeti, sigortanin akidi veya mürsil veyahut mürselünileyh tarafindan makbul sebep olmaksizin geciktirilirse, sigorta gecikme olmasaydi tahliye ne gün bitecek idiyse onu takip eden on besinci günün hitaminda nihayet bulur.
 
Eger nakliyat bir nakliyeci müesseseye tevdi edilmis bulunursa -ki bu takdirde sigortanin akidi bu müessesenin ismini de bildirmekle mükelleftir- sigorta, mezkur müessesenin mallari teselmüm ettigi anda baslar ve bunlari teslim yerinde mürselünileyhe teslim ettigi anda, fakat en geç tahliyeyi takip eden otuz günün inkizasinda (bu iki siktan herhangi birinin digerlerinden evvel tahakkuk etmesiyle) sona erer.
 
Madde 9- Isbu poliçe hükümlerine rivayette, taraflardan herhangi birine hüsnüniyete aykiri hareket edilmesi halinde, mukavele diger tarafça hükümsüz sayilabilir. Ezcümle sigortali, esasa taalluk eden ve kendisince bilinen her hususu, mukavelenin akdinden evvel sigortaciya bildirmekle mükellef olup, bu mükellefiyetin yerine getirilmemesi hüsnüniyete aykiri bir hareket sayilir.
 
Bundan baska, bir sigorta sigortali nam ve hesabina onun bu hususa memur ettigi bir kisi tarafindan aktedilirse bu kisi de esasa taallük eden ve kendisince bilinen her hususu sigortaci'ya bildirmekle mükellef olup, bu mükellefiyetinin de yerine getirilmemesi hüsnüniyete aykiri bir hareket sayilir.
 
Bu madde hükümlerinin tatbiki bakimindan sigortali, islerin mutad seyri içinde kendisince bilinmesi gereken bilcümle hususati bilir sayilacagi gibi, sigorta akdine memur edilen kisi de yine islerin mutad seyri içinde kendisince bilinmesi veya kendisine bildirilmis olmasi gereken her hususu bilir sayilir.
 
Rizikonun takdiri bakimindan tasidiklari ehemmiyet dolayisiyle, gerek sigortayi kabul edip etmemek ve gerek tabi olacagi çesitli sartlari tayin eylemek hususlarinda basiretli bir sigortacinin verecegi bir kararda müessir olabilecek mahiyette her husus bu madde anlaminda esasa müteallik bir husustur.
 
Madde 10- Mutad veya mukarrer olan yolun tebdili veya mahalli maksudun degistirilmesi, veyahut navlun mukavelesi geregince donatana veya gemi kiracisina verilmis olan herhangi bir selahiyetin kullanilmasi neticisinde sigorta edilen rizikonun mahiyetinde diger bir degisiklik vukuu takdirinde, veyahut sigortali malin, geminin veya seferin tarif ve tavsifinde herhangi bir nisyan veya sehiv vukuu halinde sigorta, takarrür edecek bir ücret mukabilinde meriyette kalir.
 
Madde 11- Navlun mukavelesi ile donatana veya gemi kiracisina verilmis olan herhangi bir salahiyetin kullanilmasi neticesinde, mezkur mukavele, natik oldugu teslim yerinden baska bir liman veya mahalde sona erdigi takdirde:
 
a) Mallar, bu liman veya mahalde satilip teslim edilinceye veya sigortaya son verilmesi sigortaciya bildirilinceye kadar, kararlastirilacak bir ücret mukabilinde ve poliçe sartlari dahilinde sigortali kalir. Bu fikrada yazili iki siktan hangisi daha önce tahaddüs ederse o nazari itibara alinir.
 
b) Mallar, isbu poliçede beyan edilen teslim yerine veya herhangi diger bir teslim yerine yeniden sevkedildigi takdirde ise, yine kararlastirilacak bir ücret mukabilinde, bu teslim yerine varincaya kadar poliçe sartlari dahilinde sigortali kalir ve bu yerde, bosaltmadan sonraki kuvertür müddeti hakkinda 8'nci madde hükümleri cari olur .Su kadar ki navlun mukavelesinin sona ermesinden sonra, gecikmeden, sigortali maddenin zati ayibindan veya nevi ve mahiyetinden ileri gelen ziya ve hasarlardan dolayi sigortaciya hiçbir mes'uliyet teveccüh etmez.
 
Madde 12- Sigorta, mukavelenin akdine takaddüm eden bir zamanda baslamak üzere de yaptirilabilir. Bu takdirde riziko tahakkukuna artik ihtimal kalmadigini sigortanin akdi sirasinda, sigortaci biliyor idiyse ücrete hakki olmaz.
 
Sigorta yaptiran, riziko tahakkukunun zaten vaki olmus bulundugunu sigortanin akdi sirasinda biliyor veya bilmesi icap ediyor idiyse, sigortaci tazminat tediyesinden vareste kalir; riziko tahakkukunun vaki olmus bulunduguna sigortanin akdi sirasinda sigortacinin itilaf olmadigi takdirde ücret sigortaciya ait olur.
 
Sigorta, bir vekil tarafindan akdedilmis oldugu takdirde, bilinen ve bilinmesi icabeden hususlar bakimindan, yalniz vekilin sahsi degil, müekkillerin sahsi da nazari itibara alinmak lazim gelir.
 
Madde 13- Sigorta, mallarin yüklenecegi gemi veya gemilerin adi bildirilmeden akdedilmis oldugu takdirde, sigortali, bu hususta kendisine haber gelir gelmez veya en geç haber gelmesini takip eden kirk sekiz saat zarfinda geminin veya gemilerin adi ile her biri üzerindeki sigortali meblagi bildirmekle mükellef olup, buna riayetsizligi sigortayi hükümsüz kilar.
 
Poliçenin, akdi tarihinden itibaren bir yil geçtikten sonra, yüklendikleri gemi adi ile sigorta miktarlari bu müddet zarfinda bildirilmemis olan mallar hakkinda, sigortali lehine hiçbir hükmü kalmaz.
 
Madde 14- Sigortali, isbu poliçe mucibince sigortanin takarrür edecek bir ücret mukabilinde meriyette kalmasini istilzam edecek bir vakiadan haberdar olur olmaz, bunu derhal sigortaciya bildirmekle mükellef olup, sigortanin meriyette kalmasina hak kazanabilmesi bu mükellefiyetin yerine getirilmesine baglidir.
 
Madde15 - A) Her iki tarafin bilcümle haklari karsilikli olarak mahfuz kalmak sartiyle, her türlü muhafaza tedbirlerini almaya veya bunlarin alinmasini tahrik veya talep etmeye, sigortali seylerin kurtarilmasina nezaret veya kurtarma ameliyesine bilfiil girismeye veya baslamaya sigortali mecbur ve sigortaci salahiyetlidir ve bundan dolayi sigortacinin, bir tasarruf fiilinde bulundugu veya tazmin mükellefiyetini prensip itibariyle kabul ettigi iddia olunamaz.
 
Sigortaci ezcümle, her türlü arastirmaya tesebbüs ve bilcümle rücu haklarini istimal edebilir ve geminin ziyai veya sefere elverissiz bir hale gelmesi takdirinde, sigortali seylerin mevritlerine yeniden sevkine muktazi hususatin ifasina bizzat girisebilir; sigortali bu hususlarda sigortaci ile tam bir elbirligi yapmak, ezcümle bu tedbirlerin yerine getirilmesine yardim etmek üzere elinde bulunan bilcümle vesaik ve malumati sigortaciya vermekle mükelleftir.
 
B) Bundan maada, nakliyeci ile diger bilcümle mes'ul üçüncü sahislar aleyhindeki rücu haklarini, icabinda sigortaci lehine, muhafaza edebilmek üzere sigortali lazim gelen bütün tedbirleri vakti zamaninda almak ve icabinda gerekli takibata girisebilmek hususunda sigortaci ile kayitsiz sartsiz elbirligi yapmakla mükelleftir.
 
C) Sigortali, isbu maddede derpis edilen muhafaza tedbirlerini almak hususunda gerek kendisi ve gerek mürsil, mürselünileyh veya bunlarin adamlari veya yerlerine kaim olanlar tarafindan vaki ihmalden, bu ihmalin sigortaciyi zarardide etmis oldugu nisbetinde mesuldür.
 
D) Herhangi bir mes'ul sahistan alinip, sigortalinin, mürsilin, mürselünileyhin veya bunlarin mümessillerinin veyahut yerlerine kaim olanlarin faydalanacagi bilcümle tazminat sigortaci tarafindan ödenecek mebaligden sigortacinin menfaat alakasi nisbetinde düsülür.
 
Madde16 - Birakma münhasiran asagidaki hallerde yapilabilir:
 
a) Haber alinamamasi; Mallari nakleden gemi kayiplik halinde olur ve aradan kafi müddet geçtigi halde haber alinamamis bulunursa,
 
b) Mallarin temin edilen bir rizikonun tahakkuku neticesinde; ugradigi maddi hasarlar dolayisiyle mahreci veya mevridinden gayri bir mahalde satisi emrolunmus ise (nakil geminin, yükleme limanindan ayrildiktan sonra ayni limana mecburi dönüs yapmasi hali hariçtir).
 
c) Temin olunan bir rizikonun tahakkuku neticesinde: Sigorta edilen seylerin bilfiil tamamen ziyai önüne geçilemeyecek bir hal arzeder veya bunlarin bilfiil tamamen ziyaa ugramaktan kurtarilmalari, neticede haiz olabilecekleri kiymeti tecavüz edecek miktarda bir masrafin ihtiyarina bagli bulunursa; ezcümle:
 
 1- Sigortali, malina sahip olamamak vaziyetinde bulunur ve;
   a) Mallarini yeniden ele geçirmesi gayri muhtemel görünür veya;
   b) Mallarin yeniden ele geçirilmesi için ihtiyari icap eden masraflar bunlarin tekrar ele geçirildikten sonra haiz olacaklari kiymetten fazla olursa,
 
 2- Mallarin hasarlanmis olmasi halinde, tamiri ve mevritlerine yeniden sevki için gereken masraflar mevride muvasalatlarinda haiz olacaklari kiymetten fazla olursa
 
Birakma muamelesine yer veren bilcümle ahvalde, sigortaci, birakmayi kabul etmek veya, mülkiyet uhdesine intikal etmeksizin tam ziya yolu ile tediyede bulunmak siklarindan birini daima seçebilir.
 
Madde 17- Sigortacinin umumi avarya garame paylari ile umumi avarya prensipleri dairesinde ödenmesi lazim gelen garame paylarina taalluk eden taahhüdu, navlun mukavelesinde derpis edilmis olan mahalde mezkur mukavelenin derpis ettigi usule göre ve eger navlun mukavelesinde bu hususta bir sarahat yoksa, sigortali seferin bittigi mahalde cari olan kanun ve adetlere göre tanzim olunacak dispeç ile taayyün eder.
 
Sigortali, bir umumi avarya garame payi ödedigi veya ödemekle mükellef tutuldugu takdirde, eger garameye giren mal, umumi avarya istirak kiymetinin tamami üzerinden sigorta edilmis ise, garame payinin tamami ödenecek tazminati teskil eder. Fakat bu mal istirak kiymetinin tamami üzerinden sigorta edilmemis veya bu malin yalniz bir kismi sigorta edilmis bulunursa, sigortaci tarafindan ödenecek tazminat sigortadaki eksiklik nisbetinde azalir; ve eger istirak kiymetinden tenzili gereken ve tazmini sigortaciya terettüp eden bir hususi avarya vuku bulmus ise, bunun miktari sigortacinin uhdesine terettüp eden garame payinin tayini zimninda, sigorta bedelinden düsülür.
 
Umumi avarya prensipleri dairesinde ödenmesi lazim gelen bilcümle garame paylari hakkinda da hüküm böyledir.
 
Madde 18- Güverteye veya gladuraya yüklenmis mallar hakkinda, aksine hususi bir sart olmadikça, sigortaci münhasiran, sigortaliya terettüp edebilecek umumi avarya garame paylariyle geminin tam ziyaa ugramasi veya haber alinamayarak kayiplik halinde kalmasi neticesinde mallarin ziyaindan mesuldür.
 
Su sartla ki, yukaridaki haller isbu sigorta ile temin edilmis rizikolardan birinin tahakkuku neticesi olsun.
 
Madde 19- Sigorta, ''hususi avarya franko'' olarak akdedildigi takdirde, sigortaci, ister maddeten vukuua gelsin, ister masraf olarak tahakkuk etsin, hususi avaryalari temin etmez meger ki ziya veya hasarlar asagidaki vakialardan ileri gelmis olsun:
 
Geminin batmasi veya karaya vurmak veyahut kaya veya sigliga bindirmek gibi haller neticesinde tamamen veya kismen harap olmasi, oturmasi, çatismasi, sabit, seyyar veya sabih bir cizme (buz dahil) çarpmasi, yangin, infilak yükün bir siginma limaninda bosaltilmasi, yükleme, aktarma ve bosaltma ameliyeleri esnasinda bir veya birden çok dengin oldugu gibi tam ziyaa ugramasi.
 
Bu takdirde dahi 5'nci maddenin 2'nci fikrasinda sayilan hususlar sigortanin disindadir.
 
Madde 20- Hususi avaryalar, hususi sartlar meyaninda baska türlü hüküm olmadikça yüzde üç muafiyet düsülmek suretiyle tazmin olunur.
 
Ancak, yükleme, aktarma ve bosaltma ameliyeleri esnasinda bir veya birden çok dengin oldugu gibi tam ziyaa ugramasi hallerinde ve asagidaki vakialardan ileri gelen hususi avaryalar da hiçbir muafiyet tenzil edilmez:
 
Geminin batmasi veya karaya vurmak veyahut kaya veya sigliga bindirmek gibi haller neticesinde tamamen veya kismen harap olmasi, oturmasi, çatismasi, sabit, seyyar veya sabih bir cizme (buz dahil) çarpmasi, yangin, infilak, yükün bir siginma limaninda bosaltilmasi.
 
Madde 21- Hususi sartlarda aksine hüküm bulunmadikça, muafiyet; -tatbiki icabettikte- denk basina ve sayet mallar dökme halinde ise ambar basina hesaplanir.
 
Madde 22- Kismen vaki olan ziya ve hasarlar, poliçe umumi sartlarinin hükümleri mahfuz kalmak üzere, sigortacinin, mahallindeki avarya korniseri ile karsilikli olarak ve eger sigortacinin orada avarya komiseri yoksa, mahalli usul ve adetlere göre tesbit edilmelidir. Isbu tesbit muamelesi mallarin tahliyesini takip eden on bes gün içinde ve herhalde mütesellimine tesliminden evvel yapilmalidir.
 
Yukaridaki vecibelerin yerine getirilmemesi sigortaciya tazminat talebini red hakkini verir meger ki bu vecibelerin yerine getirilmeyisinin mücbir sebeplerden ileri geldigi sigortali tarafindan isbat edilmis olsun.
 
Ziya ve hasarlarin tespiti hususundaki vaki masraflarla ekspertiz ücretleri mallarin mütesellimi tarafindan ödenir ve bunlarin tamami, tespit olunan ziya ve hasarlar-tamamen veya kismen- sigortali bir rizikodan ileri gelmis bulunuyorsa, sigortaci tarafindan tazmin olunur.
 
Madde 23- Sigortaci, hususi avarya sebebiyle tazminat talebine mevzu olan mallardan hasarli kisimlarin, kiymetlerinin taayyünü için açik arttirma ile satisini bihakkin talep edebilir; bundan dolayi sigortaci bir tasarruf fiilinde bulunmus sayilmaz.
 
Satis, mallar gümrüklenmeden yapilirsa gümrüksüz kiymet, gümrüklendikten sonra yapilir ise gümrüklü kiymet hususi avarya olarak tanzimi icap edecek meblagin tayininde mukayeseye esas tutulur.
 
Madde24- Tazminat Talebi: 
 
a) Umumi avarya garame paylari için dispeçin tanzimi tarihinden itibaren bir sene,
b) Bütün diger hallerde, geminin hareket tarihinden itibaren iki sene,
 
içinde sigortacinin kabulüne iktiran etmemis veya ayni mühletler zarfinda sigortali mutalebesini selahiyetli mahkemeye intikal ettirmemis ise sigortaci her türlü mutalebeden kurtulmus olur.
 
Madde25- Sigorta Degeri:
 
a) Ham maddeler ile toprak mahsulleri için, mallarin varma mahallinde ve tahliye zamanindaki hasarsiz vaziyette piyasa kiymetidir.
 
b) Mamul ve yari mamul maddeler için, mallarin tahmil yerinde ve tahmil zamanindaki bedeline gemiye kadar olan bilcümle masarif ile istirdadi mümkün olmayan navlun, sigorta ücreti ve yüzde on kar payi ilave edildikten sonra hasil olan miktardir.
 
Sigorta bedeli sigorta degerini asarsa, asan kisim hükümsüzdür.
 
Sigorta bedeli sigorta degerinden dün ise sigortaciya terettüp edecek tazminat noksan sigorta nispetinde azalir.
 
Madde 26- Sigortaci, sigorta tazminatini ödemekle, sigortalinin biilcümle mes'ul sahislara karsi olan rücu vesair haklarini iktisap eder ve bu haklara taalluk eden her hususta sigortalinin yerine geçer. Sigortali, sigortacinin talebi halinde bu keyfiyeti dispeçte veya sigorta tazminati makbuzunda veyahut buna mahsus bir vesikada teyit eylemeyi taahhüt eder.
 
Bu suretle sigortalinin yerine geçme keyfiyeti, ancak ödenen sigorta tazminati miktarinca muteber olur:
 
Madde 27- Sigorta ücreti poliçenin teslimi ile ve poliçenin derhal teslimi mutad olmayan hallerde, akitle vacibütte diye olur.
 
Her halükarda sigortacinin deruhte ettigi riziko islemeye baslamakla, sigorta ücretinin tamami sigortaci için müktesep olur.
 
Madde 28- Hususi sartlar umumi sartlara tekaddüm eder.